3 Temmuz 2013 Çarşamba

Hafife Aldıklarımız

İnsanlar ve onların hafife aldığımız dert ve sıkıntıları.. Bilemeyeceğimiz boyutlarda olabilirler.Aynı şekilde bizim sıkıntılarımızda kimilerine bir tüy gibi hafif görünebilir.Fakat, bünyeler karakterler mizaclar birbirinden farklıdır.Herkesin bir olayı karşılama,dayanma güçleri de farklılık gösterir bu halde.
 O yüzden ki derdini anlatan bir insana ‘ya boşver takma kafana’ demek biraz ters bir durum gibi geliyor bana.Diyemiyorum artık.
 İnsan bu sıkıntının geçici bir hal olduğunu ancak yaşayarak öğrenebiliyor.Çok sayıda sıkıntılarla boğuştuktan sonra, dert etmemeyi öğreniyor.
Lakin en güzeli en nihayetinde bunları aşmak için alacağın gücün kime ait olduğunu, kime güvenerek bunları aşabileceğini ve dert ve sıkıntılara bakış açını değiştirecek şeyin ne olduğuna karar verme aşaması da çok önemli.
 İnsanın bunları hafifsemesinin tek yolu birşeylere bağlanmak olduğu geliyor aklına.Sonra faniye bağlanıyor.Biraz hafifsiyor acılar belki.Ama yeni bir sıkıntı çıkıyor.Fani olan da yamuk yapıyor.Ve büsbütün kırılıyor ümitleri.
Tek yol -bana kalırsa- baki olan ilahi bir kudrete bağlanmaktan geçiyor. Asla seni bırakmayacağını bildiğin bir güce inanmak hayır ve şerrin ondan olduğunu bilmek tüm bunların üstesinden gelmene de çok büyük yardımcı oluyor ve düştüğün o boşluktan kurtuluyorsun.

Allah, herkese yaralarını imanının gücüyle kapatmayı nasip etsin.